Agroekoloji neden gereklidir?

Akdeniz YDO (Yerel Dayanışma Ortaklıkları) Ağı Eğitim El Kitabı’ndan
https://hub.urgenci.net/mediterranean-training-resources/

Agroekoloji; küresel sürdürülebilir gelişme için stratejik bir kaldıraç…

Agroekoloji, ekolojik sürdürülebilirliği, toplumsal sorumluluğu ve yaşam sistemleriyle tarımsal üretimin ekonomik varlığını korumasını amaçlayan sistemik bir yaklaşımdır. Tarımsal düzlemde doğal kaynakları korurken, miktar bakımından sağlıklı beslenmeye yeterli gıda üretimi için, herkesçe ulaşılabilir uygulamalara dayalı ve tüm bölgelere uyarlanabilir özelliğe sahiptir.

Ekosistemlerin doğal işleyişinden esinlenen agroekoloji, bir yandan tarım arazilerini koruyup yeniden canlandırırken, miktar olarak yeterli nitelikli gıdanın üretimi için sistemik bir yaklaşımla birlikte somut uygulamalar da sunar. Her bölgenin doğal ve insani potansiyelleri bakımından değerlendirilmesine dayalı olan agroekoloji, çeşitli koşullara uyarlanabilir ve herkesçe ulaşılabilir.

Agroekoloji, her bölgenin doğal ve insani potansiyellerinin değerlendirilmesine dayanarak halkların yaşam alanları ölçeği içinde gıda özerkliklerini güvence altına almasına olanak verir ve böylece gıda egemenliğini sağlar. Kaynakların bölgesel düzeyde hem akılcı hem de sürdürülebilir biçimde yönetilmesini gerçekleştirirken, bu sayede çölleşmeye karşı savaşıma ve biyoçeşitliliğin korunmasına katkıda bulunur.

Tarım bilimine uygun bir alternatif olmanın ötesinde agroekoloji, etik boyutun harekete geçirdiği topluma ilişkin bir tasarımdır ve küresel krize bütünsel bir yanıt önerebilir.

… İklim krizinin etkilerinin azaltılması ve uyum sağlanması için, …

Sürdürülebilir olmayan çiftçilik uygulamalarının sonucunda, yaygın serbest otlatma ve Akdeniz ikliminin kuraklaşması, bitki örtüsünün zayıflamasına, bir çok doğal ekosistemin kaybolmasına, biyoçeşitliliğin azalmasına ve yoğun erozyona neden oluyor. Bu da ileri düzeyde ve geri döndürülmesi zor biçimde çölleşmeye yol açıyor.

Agroekoloji çölleşmeye karşı mücadeleyi kapsar ve böylece tür bakımından zengin bir bitki örtüsünün yeniden oluşmasını ve bozulmuş toprakların yeniden canlandırılmasını sağlar. Bu sayede, iklim değişikliğiyle daha da şiddetlenen, doğal yaşam alanlarının sömürülmesinden doğan olumsuz etkileri azaltır.

Agroekoloji, suyun verimli kullanımına ve tür çeşitliliğine dayalı tarım ve hayvancılık uygulamalarıyla iklim risklerinden daha az etkilenen, daha esnek karmaşık agro-ekosistemleri destekler. Aynı zamanda, yerel koşullara iyi uyum sağlamış farklı hayvan ırklarına ve çeşitli köylü kültürlerine değer vererek aile çiftçiliğinin özerklik ve esnekliğini korumasına olanak sağlar.

…ve kırsal köy ekonomilerinin yeniden canlandırılması.

Teknik bakımdan ucuz, ekonomik bakımdan yaşatılabilir olduğu için agroekoloji, aynı zamanda özellikle kadınlar ve gençler için yerel istihdam olanakları ve sürdürülebilir gelir getirici etkinlikler yaratır. Agroekoloji ekonominin yeniden yerelleşmesini ve köylülerin bulundukları topraklarda kalıcı olarak yerleşik hale gelmesini destekler. Sürdürülebilir küresel gelişme için bir kaldıraç görevini yerine getirerek, iklim değişimine uyum sağlama konusunda geliştirilen stratejilerin tam kalbinde yer alır.

Urgenci, Terre & Humanisme ve Akdeniz’deki ortakları, bir yandan çiftçilerin dinamiklerini ve yaşam alanlarının geçiş sürecini destekleyerek, diğer yandan da tartışma ortamlarında ve kamusal politikaların oluşturulmasında agroekolojik alternatifin görünürlüğünü artırarak agroekolojinin daha fazla yaygınlaşmasına katkıda bulunmayı amaçlar.

Agroekolojinin farklı tanımları

Agroekoloji, kelime anlamı olarak ekoloji ve tarımın kesişme noktasını ifade eder, ancak sadece çevreyi ve insan sağlığını gözeten belirli kültürel uygulamalar bütünüyle sınırlı değildir. Küresel bir kavram olarak, bir felsefeye ve yaşam biçimine işaret eder. Yarattığını bildiğimiz sonuçlarıyla, ürünlerin biriktirilmesine, insanların ve doğal kaynakların sömürülmesine dayanan kapitalist ekonomik modele karşıdır: Kıtlık, çatışmalar, kirlilik, iklim değişimi. Agroekoloji alternatif bir modeldir.
Agroekoloji giderek artan bir biçimde kurumlar ve sivil toplumca benimseniyor ve tanımları da farklı yazarlara göre değişiyor. Aşağıda bu rehberde savunulan değerlerle uyumlu olan bazı tanımlar yer alıyor:

FAO (Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü)

” Agroekoloji, bilimsel bir disiplin ve bir uygulamalar bütünü olmasının yanında, toplumsal bir harekettir. Bir bilim dalı olarak, agroekosistemin farklı bileşenleri arasındaki etkileşimi inceler. Uygulamalar bütünü olarak, tarımsal üretimle elde edilen ürünün en uygun biçimde ve düzenli üretillir hale gelmesini sağlayan sürdürülebilir çiftçilik sistemleri arayışındadır. Toplumsal bir hareket olarak, tarımın çok işlevli roller üstlenmesini, toplumsal adaleti, kimlik ve kültürleri destekler ve kırsal alanların ekonomik hayatının gelişmesini sağlar. Aile çiftliklerinde yaşayanlar, agroekolojiyi uygulamak için gerekli araçlara sahiptir. Onlar bu amaçlara ulaşmak için gerekli bilgi ve anlayışın gerçek koruyucularıdır. Bu yüzden, aile çiftçileri agroekolojik gıda üretiminde baş roldedir.”
2011’de, BM Özel Raportörü O. De Schutter, Agroekoloji ve Gıda Hakkı adlı raporunda agroekolojinin dünyadaki gıda üretimini iki katına çıkararak yoksulluğu azaltıp, iklim değişimi sorununa çözüm sağlayacağını gösteriyor. Bu sonuç, 2014’te FAO tarafından İtalya’da düzenlenen Uluslararası Sempozyumda da onaylanmıştır. Küresel ölçekteki üretici örgütlerinin başını çektiği Uluslararası Agroekoloji Forumu da (2015, Mali), çiftçilerin sürece olan ilgisini kanıtlıyor.

Nyéléni Bildirgesi

Gıda egemenliği ve agroekoloji birbirinden ayrılamaz. Şubat 2007’de çeşitli toplumsal hareketler Mali’nin Nyéléni kentinde neoliberal tarım politikalarına bir alternatif olarak gıda egemenliğinin önemini vurgulamak üzere bir araya geldi. Bildirgede gıda egemenliği şöyle tanımlanıyor: “Gıda egemenliği halkların sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşabilmek ve özerklik derecelerini belirlemek ve pazarlarında ürünlerin değerinin azalmasını sınırlamak için kendi gıda ve tarım politikalarını oluşturma, yerel tarımsal üretimi ve ticareti koruma ve düzenleme hakkıdır.

Uyarlamaya ilişkin kavramlar

Agroekoloji her çiftliğin, her arazinin ve her insanın farklı olduğunu göz önünde bulundurur ve her zaman, her yerde uygulanabilecek sihirli bir reçetenin var olmadığını kabul eder. Agroekoloji, diğer yandan farklılıkları gözetir ve koşullara, iklimlere ve toplumsal çevrelere göre uyarlanmayı savunur. Bu nedenle, temeller ve ilkeler üzerinde duracağız.
Agroekoloji için Akdeniz Yerel Dayanışma Ağına (LSPA) göre Agroekoloji
Bu genel agroekoloji tasarısından sonra, bu bölümde, Urgenci, Terre & Humanisme ve LSPA’nın Akdeniz’de yaşayan üyelerinin Haziran 2018’de Rabat’taki kolektif çalışmasıyla ortaya çıkan, Akdeniz’e özgü bir hayali öneriyoruz.

Burada sınırlayıcı olmamakla beraber geniş ve temel 12 alanda var olan agroekoloji tanımlarını sunuyoruz.

Alanların sıralaması ağ içinde yürütülen kolektif çalışmanın sonucu olup, Akdeniz koşullarında en önemli noktaları ön plana çıkarmaktadır. Her durumda, tüm alanlar temel öneme sahiptir çünkü agroekoloji bütünsel bir yaklaşımdır. Üstelik, bu alanlar güçlü bağlarla birbirine bağlıdır, bir parametreyi etkileyen bir eylem, kaçınılmaz biçimde diğerlerini de etkiler.
Her alan, Akdeniz ağında bulunan üyelerin deneyimlerine uygun örneklerle açıklanmıştır.

X
X